İŞ Kur

Patronun mezarından özür dilettiler! İşe geri almada yeni kriter...

İşten atılan işçilerden geri dönme şartı olarak sendikadan istifa edip firmanın kurucusunun mezarı başında özür dilemesi istendi.

Çanakkale Seramik'te işten atılan işçilerden geri dönme şartı olarak sendikadan istifa edip firmanın kurucusunun mezarı başında özür dilemesi istendi.

Çanakkale’nin Çan ilçesinde kurulu bulunan Kale Grubu bünyesindeki Çanakkale Seramik fabrikası işçi kıyımıyla gündeme geldi. Çimse-İş Sendikasına üye olan 220 işçi işten atılırken, işten atılıp da işe geri dönmek isteyenlerden ise skandal bir talepte bulunuldu.

Çimse-İş Şube Başkanı Ali Rıza Atıcı, işe geri dönmek isteyenlerin sendikadan istifa etmesinin ve Firmanın Kurucusu İbrahim Bodur’un mezarı başına gidip özür dilenmesinin istendiğini söyledi. Bu iddiaya ilişkin aradığımız firma yetkilileri ise telefonumuzu almalarına rağmen geri dönüş yapmadı.

İŞÇİLER BORDROLARI BİRBİRİNE GÖSTERMİŞ!

Yaklaşık 3 bin kişinin çalıştığı Çanakkale Seramik fabrikasında işçiler, ağır çalışma koşullarına karşı Anayasal haklarını kullanarak Çimse-İş Sendikasına üye oldular. Sendika yetki alma aşamasına geldiğinde ise işçi kışımı başladı. Çimse-İş’in verdiği bilgilere göre şimdiye kadar 220 işçi işten atıldı.

İşten atmalara ise “İşçiler birbirlerine maaş bordrolarını gösterdi” gerekçesi ileri sürüldü. Çimse-İş İstanbul Avrupa Yakası Şube Başkanı Ali Rıza Atıcı, bugün ve yarın işten atmaların üzerinden bir hafta geçmiş olacağını hatırlatarak “Arkadaşlarımız işe özlük hakları ile birlikte alındıkları takdirde, biz sendika olarak gerekirse geri adım dahi atarız. Ancak dışarıda bir tek arkadaşımız dahi kaldığında biz oraya gelip, hak hukukumuzdan doğan tüm yasal haklarımızın takipçisi olacağız” dedi.

İşten atmaların ardından skandal bir uygulamanın hayata geçirildiğini dile getiren Atıcı, “Biz Çimse-İş Sendikası olarak söylüyoruz, görüşmeler yapıyoruz. Arkadaşlarımızın günü doluyor, işe alınanlar varmış. Alınan işçiler de, mezarlıkta İbrahim Bodur’un (Kale Grubu Kurucusu) mezarında özür dileyip öyle işe alınıyormuş. Böyle bir şey olabilir mi? Ölmüş bir insanın ruhuna dua edilir! Ne kadar özür dilersen dile, eğer kalben hakkımı helal etmiyorsam o geçerlidir. Bunu bilmiyorlar mı?” diye konuştu.

‘BİR TEK İŞÇİ BİLE DIŞARIDA KALIRSA’

Çan’da kimsenin mücadelelerine destek veremediğini, Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay’dan herkesin çekinir hale geldiğini ifade eden Atıcı, şöyle devam etti: “Neden Çanlı hiç kimse bizim yanımızda olmuyor da hep uzaklardan aranıyoruz? Niye bu insanlar ‘Hanım Ağa’nın yanında oluyor da işçinin yanında değil. ‘Biz işçinin yanındayız’ diyenleri yanımızda göremiyoruz. Ne Ak Parti, ne MHP, ne CHP! Bu üçüne de yazıklar olsun. Çan’da oldukları için utanç duyuyorum.”

TELEFONUMUZA GERİ DÖNÜŞ YAPILMADI

İşten atma ve işçilerin İbrahim Bordur’un mezarı başında özür dilemeye zorlanmasına ilişkin iddialara ilişkin Çanakkale Seramik fabrikasını arayarak yetkililerle görüşmek istedik. Firmadan telefonumuz alındı, geri dönüş yapılacağı söylendi. İki gün beklememize karşın geri dönüş yapılmadı.

ÇİMSE-İŞ ŞUBE BAŞKANI: MAHKEMEYE VERECEĞİZ

Şimdiye kadar işçiler zarar görmesin diye sessiz kaldıklarını ancak bir işçi bile dışarıda kalırsa gereğini yapacaklarını söyleyen Atıcı, son duruma ilişkin ise şu bilgileri verdi: “Geçen hafta başında 180 işçi atıldı, sonra 220’ye kadar çıktı orada durdurdular. Sonra, işe alacakları işçileri Kale Seramik Fabrikalarının Kurucusu İbrahim Bodur’un mezarına götürüp özür dileterek işe aldıklarını öğrendik. Biz arkadaşlarımızı söyledik, özlük haklarınızla işe girin, girdi-çıktı ile işe girmeyin, yazık olur 8 yıllık, 10 yıllık emeğinize. Çünkü burada sendikal örgütlenmeden dolayı işten atıldılar. Yani birbirlerine bordrolarını gösterdiler diye işten atma iddiası doğru değil, adaletli değildir. Hanım Ağa, her türlü örgütlenmede yönetici olup başkanlık yapıyor, kendi işçisi hakkını aradığında, sendikalı olduğunda terminatörlük yapıyor. Şu bir gerçek, biz iki gün daha sabırla bekliyoruz. O zaman gerekli tüm açıklamaları yapacağız. İşçimiz bize ‘Başkanım biz sokakta kaldık’ dedikleri gün biz oradayız. Avukatlarımızla gelip, o zaman gerekli bütün açıklamaları yapacağız. Postaneciyi de mahkemeye vereceğiz, içeride e-devletlerini zorla alıp da insanların özlük haklarına girenlerin de isimleri bende onları da mahkemeye vereceğiz” diye konuştu.